Son Dakika: Savaşın Gölgesinde Sürpriz Açıklama
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 10 Mayıs gecesi Kremlin’de yaptığı ani bir açıklamayla, Ukrayna ile süregelen savaşta yeni bir ateşkes ilan ettiklerini duyurdu. Saatler gece yarısını gösterirken yapılan bu çıkış, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Putin, savaşın başladığı 2022 yılından bu yana üçüncü kez ateşkes çağrısında bulundu. Ancak bu kez sürecin daha farklı bir zemine oturtulması planlanıyor. Putin, Türkiye’nin barış sürecine olan katkılarını öne çıkararak, Ukrayna ile doğrudan görüşmelerin İstanbul’da yapılmasını önerdi.
İstanbul Önerisi ve Erdoğan’la Temas Hazırlığı
Putin açıklamasında, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep TayyipErdoğan’a özel bir teşekkür mesajı gönderdi. Barış görüşmelerinin İstanbul’da başlatılması önerisiyle birlikte, Erdoğan’la kısa süre içinde yüz yüze bir görüşme gerçekleştirmek istediğini de belirtti. Putin’in bu çıkışı, 2022 yılında Türkiye’nin arabuluculuğunda yürütülen ancak sonuçsuz kalan İstanbul Müzakereleri’ni yeniden canlandırma çabası olarak değerlendiriliyor. Kremlin kaynakları, Türkiye’nin barış sürecinde taraflar arasında güvenilir bir köprü olarak görüldüğünü ifade ediyor.
Ukrayna’dan Ön Şartlı Destek
Putin’in çağrısına Ukrayna cephesinden de hızla bir yanıt geldi. Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrii Sybiha, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, 30 günlük tam ve koşulsuz bir ateşkese hazır olduklarını duyurdu. Ancak bu açıklamadan kısa süre önce Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Kiev’de Fransa, Almanya, Polonya ve İngiltere liderleriyle bir araya gelmişti. Görüşmelerin ardından yapılan ortak açıklamada, barışın ancak güvenilir ve kalıcı adımlarla mümkün olabileceği vurgulandı. Bu nedenle Kiev yönetimi, Putin’in teklifini temkinli ama açık bir yaklaşımla değerlendiriyor.
Putin’e Şüpheyle Bakan Avrupa Liderleri
Putin’in önerdiği İstanbul görüşmeleri, Avrupa başkentlerinde temkinle karşılandı. Özellikle Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Rusya’nın önceki ateşkes çağrılarında uygulama eksiklikleri yaşandığını belirterek bu sürecin dikkatle izleneceğini bildirdi. Avrupa Birliği, Rusya’nın ciddi adımlar atmaması halinde yeni yaptırımların masaya getirilebileceğini de duyurdu. Ancak birçok başkentte barış için diplomatik kapıların açık tutulması gerektiği görüşü ağır basıyor.
ABD ve NATO Cephesinden Sessiz Destek
ABD Başkanı Donald Trump’ın, Kiev’de yapılan görüşmelere uzaktan katıldığı ve Zelenskiy ile Putin arasında doğrudan bir müzakerenin sağlanması gerektiğini ifade ettiği bildirildi. NATO cephesi ise şimdilik sessizliğini korurken, örgüt kaynakları, Rusya’nın ateşkes ilanını yakından takip ettiklerini belirtiyor. Diplomatik çevreler, ABD’nin süreci perde arkasından yönlendirebileceği, ancak kamuoyu önünde taraf olmaktan kaçınacağı görüşünde.
Geçmiş Ateşkes Deneyimlerinin Gölgesi
Putin’in önceki ateşkes çağrıları, sahada yeterli karşılık bulamamış ve ihlallerle gölgelenmişti. Rusya Savunma Bakanlığı, 8-10 Mayıs tarihleri arasında uygulanan geçici ateşkesin Ukrayna tarafından 14 binden fazla kez ihlal edildiğini iddia etti. Ukrayna ise bu tür açıklamaların siyasi manipülasyon içerdiğini savunarak, asıl sorumluluğun Kremlin’e ait olduğunu belirtti. Bu karşılıklı suçlamalar, yeni ateşkes sürecinin de kırılgan olabileceğini gösteriyor.
İstanbul Müzakereleri Tekrar Masada
2022 yılında Türkiye’nin arabuluculuğunda başlatılan İstanbul Müzakereleri, kısa süreli ilerlemelere rağmen kalıcı bir sonuca ulaşamamıştı. Putin’in şimdi aynı noktaya geri dönmesi, İstanbul’un yeniden uluslararası diplomasi sahnesinde kilit rol üstlenebileceğini gösteriyor. Türkiye’nin bu süreçte tarafsızlık ilkesini koruması ve güvenli ortam sunması, olası bir çözüm süreci için büyük önem taşıyor.
Kiev’in Talepleri ve Moskova’nın Koşulları
Barış sürecinin önündeki en büyük engel, tarafların karşılıklı şartları. Kiev yönetimi, tüm işgal altındaki topraklardan Rus güçlerinin çekilmesini ön şart olarak sunarken, Moskova ise Ukrayna’nın tarafsızlık ilan etmesini ve ilhak edilen bölgelerin Rusya toprağı olarak tanınmasını istiyor. Bu iki talebin de orta noktada buluşturulması şimdilik pek mümkün görünmüyor.
Barış İçin Umut mu, Zaman Kazanma Hamlesi mi?
Uzmanlar, Putin’in son ateşkes çağrısının samimi bir barış arayışından mı yoksa savaşın yeniden yapılandırılması için zaman kazanma hamlesinden mi ibaret olduğunu tartışıyor. Özellikle Batılı başkentlerde bu konuda büyük şüpheler var. Ancak her şeye rağmen savaşın diplomasiyle sona erdirilme ihtimali, milyonlarca insan için umut kaynağı olmaya devam ediyor.
Türkiye’nin Rolü Genişliyor
Putin’in Erdoğan’a doğrudan teşekkür etmesi ve İstanbul’u müzakere yeri olarak önermesi, Türkiye’nin bu süreçte daha aktif bir diplomatik rol üstlenebileceğini ortaya koyuyor. Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Türkiye’nin çatışmasızlık ve kalıcı barış için her türlü desteği vermeye hazır olduğu belirtildi. Ankara, tarafları aynı masaya oturtma hedefi doğrultusunda yoğun diplomatik temaslarını sürdürüyor.